5 Ağustos 2012 Pazar

Şemdinli, hükümetin açılım politikasının bir sonucudur...

Başbakan'ın özel temsilcisi olarak Oslo görüşmelerine katılan Hakan Fidan'ın terör örgütü temsilcilerine söylediği şu sözler kayıtlara yansımıştı. "Sizinle savaşanları bir bir içeri tıktık daha ne istiyorsunuz" Bu sözler her nedense bizim aydınlarımız ve gazeteci-yazar tayfamızca es geçilmişti. Aslında bu sözler AKP Hükümeti'nin içinde bulunduğu hıyanet ve dalalet politikasının en belirgin tanımlaması idi. AKP'nin BOP çerçevesinde ortaya koymuş olduğu en önemli icraatlardan birisi olan "Açılım Politikası" sonucunda verilen tavizler bugün Şemdinli'de yaşanan savaş provasının alt yapısını hazırlamaktaydı.
***
Eş zamanlı olarak yürütülen Kürt Açılımı ve Ergenekon operasyonu birbirini tamamlayan çift yönlü bir operasyondur. Bugün Ergenekon adıyla yürütülmeye çalışılan operasyon aslında mevcut hükümet iktidara gelmeden önce devlet politikası olarak terör örgütüne karşı başlatılan ve terörü bitme noktasına getiren bir sürecin sone erdirilmesi operasyonudur. Şu an içerde tutulan özel harekatçılar ve subayların büyük bir çoğunluğu AKP iktidara gelmeden önce terör örgütüne karşı mücadele etmiş ve büyük başarılar kazanmış olan insanlarımızdır. Terör örgütü başını Türkiye'ye getiren ekipte yer alan MHP Milletvekili Engin Alan da şu an tutuklu olarak içerde yatmaktadır.
***
AKP Hükümeti göreve gelmeden önceki iktidar dönreminde terör örgütüne ve destekçilerine ağır darbeler dirilmiş ve 2 buçuk yıl boyunca hemen hemen hiç şehit vermemiştik. Terör örgütüne karşı profesyonel ekiplerce yürütülen mücadele büyük bir başarı kazanmış ve terör örgütü üç-beş çapulcu seviyesine indirilmişti. AKP'nin iktidara gelmesi ile birlikte Başbakan Diyarbakır'da yaptığı bir konuşmada "Türkiye'de Kürt sorunu vardır ve bu sorun benim sorunumdur" diyerek bugün Şemdinli'yi kuşatma altına almaya yeltenebilecek kadar güçlenen terör örgütüne "yolunuzu açıyorum" mesajını vermiştir. Türkiye Cumhuriyeti anayasası çerçevesinde demokratik bir oluşum olarak seçimlere katılan milletvekillerinin bir araya gelerek oluşturdukları BDP'nin eşbaşkanı, bir seçim sonrasında çıkıp Güneydoğu Anadolu bölgemizde alınan seçim sonuçlarını kastederek "Kürdistan'ın sınırları çizilmiştir" deme cüretini göstermiş, ancak hiçbir devlet yetkilisi bu sözlerin hesabını sormamıştır. Bunun karşılığında ise, terör örgütüne yardım ve yataklık edenlere karşı mücadele veren subay, astsubay ya da özel harekat polizleri tek tek yakalanarak kodese tıkılmışlardır ve halen de orada tutulmaktadırlar.
***
AKP Hükümeti öncesinde topraklarımızıdan uzaklaştırılarak Suriye ve Irak'a kaçmak zorunda kalan terör örgütü ileri gelenleri hükümetin kararları sonucunda Habur sınır kapısından yeniden ülkemize giriş yapmış ve onbinlerce insanın katılımıyla muzaffer kumandan edası ile ve zafer zılgıtları eşliğinde karşılanmışlardır. Devletin savcısını hakimini Habur'da kurulan çadır mahkemelere kadar getirip devletin itibarını iki paralık eden hükümet uyduruk bir mahkeme sonucunda gelenleri suçsuz ilan etmiş ve ülkemizdeki hain eylemlerine devam etmeleri için adeta davetiye çıkarmıştır. Diyarbakır'da birçok mezarlığa "şehitlik" denilmesine ve sözde örgüt bayrağı asılmasına bile ses çıkarmayan AKP'nin genel başkanı yayınladığı talimatla şehit cenazelerinde slmogan atılmasını yasakladı, tv ekranlarında ve gazetelerde şehit cenazelerinin görüntülerinin verilmesini yasakladı, şehit olan askerlerimizin cenazelerine katılanları da "kanla beslenen siyasetçiler" olarak niteledi. Bütün bunlar yetmiyormuş gibi terör örgütü başına "sayın" şehit asker ve polislerimize de "kelle" diyen sayın başbakanın hükümeti bu şahsa sayın denilmesini suç olmaktan da çıkarmış oldu....
***
Son 1 aydır Şemdinli'de bir şeyler oluyor. Basın konuyla alakalı halka tam bilgi veremiyor. Birileri çıkıp Şemdinli'yi ele geçirmekten, iç savaştan bahsediyor. Bölgede düşen iki helikopterimizin neden düştüğü hakkında en ufak bir bilgi verilmiyor. Bazı basın yayın kuruluşlarında bölgenin 30 bin terörist tarafından kuşatıldığı söyleniyor. Hükümet ise, sanki ülkemizde böyle bir olay yaşanmıyormuş gibi halen Suriye'nin iç işlerine müdahale etmekle meşgul. Suriye'nin iç işleri yetmiyormuş gibi akın akın ülkemize gelen, Suriyeli mültecilerin sorunlarıyla uğraşıyorlar. Hergün ceplerine harçlık koydukları bu sığınmacılar adeta yemek yedikleri tabağa s......lar sözünü doğrularcasına kamplarda polisimizi yaralıyor bayrağımızı parçalıyorlar. Belki de her gün ceplerine 20 lira harçlık verdiğimiz bu adamların bir çoğu terör örgütü üyesi...
***
Şemdinli'de bazı gerçekler gizlenemiyor. Teröristlerin ağır silahlarla karakollarımıza birliklerimize saldırdıklarını çeşitli kaynaklardan ve bazı cesur gazetelerden öğrenebiliyoruz. Elbette ordumuz bu çapulculara pabuç bırakmayacak kadar güçlüdür. Ancak tüm bunlar yaşanırken durup bu noktaya nasıl geldik diye de düşünmeli ve ülkemizi bu noktaya getirenlere seçim sandığında hakettikleri cevabı vermeliyiz.
Hükümet acil tedbirler almak durumundadrır. Bu tedbirlerin başında da sözde biz vatandaşların sağlığını korumak amacıyla yaptıkları sigara zammını geri almaları hatta legal sigara fiyatlarını dahada aşağıya çekmelidirler. Bugün herkes biliyorki, terör örgütünün en büyük gelir kaynraklarından birisi kaçak sigaradır. Ülkenin her yerinde, çarşıda, pazarda, bakkalda, markette kaçak sigara son derece rahat bir şekilde satılmaktadır. Bunu önlemenin en makul ve mantıklı yolu da legal sigara markalarına yapılan zamların geri çekilmesidir. unu yapabilirse bu hükümet gerçekten terör örgütü ile mücadele etmeye kararlıdır diyebiliriz.
***
Hükümet yaptığı bir yanlıştan daha geri dönmeli ve kendilerinden önce bölgede görev yapan özel harekatçılar ile subay ve astsubayları serbest bırakarak gerekirse aynı yerlerde görevlerine iade edilmelidirler. Gerilla usulü terör eylemlerine karşı dünya çapında üne sahip olan bu komutan ve polislerimiz kısa zamanda terör örgütünü her yönden sıkıştıracak ve tüm damarlarını keserek yok olmaya mahkum edecektir. Daha çok demokrasi safsatasıyla  yola çıkarak açılım politikasıyla ülkeyi teröristlere peşkeş çekmek hizmet değil ihanettir. Hükümet acil olarak bu tedbirleri almalı ve Şemdinli'de yaşananlar hakkında bu halkı bilgilendirmelidir....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder