22 Nisan 2016 Cuma

MHP'de Değişimciler ve Paradigmacılar

Ülkücü Camia tam bir cadı kazanının içine atıldı.
Öyle bir cadı kazanı ki; Ülkücü Hukuku dediğimiz "paradigma" bile hak getire.
Bu cadı kazanına baktığımız vakit ilk gördüğümüz genel manzara "Değişimciler" manzarası...
Herkesin dilinde bir sihirli kelime: DEĞİŞİM.
Evet herkes değişim istiyor bu cadı kazanının içinde.
Samimi Ülkücüler var.
Yeni Türkiye düzeninin milletimize dayatmış oldu siyaset biçimi üzerinden hareket eden ve siyaseti sadece "Yenmek ve Yenilmek" olarak görmeye başlayan bu samimi Ülkücü kesim bu mantaliteye göre haklı olarak "Yenemeyen bırakıp gitsin" diyor.
Tıpkı bir futbol takımı gibi.
"Vur, kır, parçala bu maçı kazan" diyor partisinin başındaki adama.
"Maçı kazanamıyorsan da istifa edeceksin arkadaş!" cümlesi de her maç sonrasında olduğu gibi taraftarların büyük çoğunluğunca dillendiriliyor.
***
Taraftar haklı!
Ülkemizde 12 Eylül sonrasında başlatılan YENİ TÜRKİYE akımı artık böyle.
Kazanamıyorsan HİÇsin!
Dürüstlük, ilke, Ülkü, edep...
Bunların hepsi fasa fiso!
Alttan gireceksin, üstten çıkacaksın maçı pardon seçimi kazanacaksın arkadaş.
Benim derdim bu kesim ile değil.
Sonuçta bu kesim samimi Ülkücü'dür.
Bütün Türkiye gibi onlar da artık siyasetin sadece kazanmak ve kaybetmek ikilemi sınırları içinde kaldığına inandırılmışlardır.
Şimdilik buna eyvallah diyorum.
***
Taraftar MHP'nin tüm PARADİGMA (Yazılı olan ya da yazılı olmayan tüm kurallar, ilkeler bütünü yani ÜLKÜ) 'larına rağmen bir şekilde kazanmasını istiyor.
Kazanamayınca da "teknik direktör değişsin aga" demekte haklılar.
Bir de bu cadı kazanının başında elinde kepçeyle kazanı karıştıranlar var.
Bunlar da DEĞİŞİM istiyorlar.
Takımın, pardon partinin maç kazanamayışından kaynaklanan teknik direktör değişimi rüzgarını yönetenler var.
Bunların başında da sayın Meral Akşener geliyor.
7 Haziran'dan sonra milletvekili adayı olamayan ve bu tarihten itibaren özellikle cemaat medyası tarafından cilalanıp parlatılan Meral Akşener'in eline kepçe verilmiş durumda.
Meral hanım da aldı eline kepçeyi dibi tutmasın diye sürekli karıştırıyor.
***
Cumhuriyet tarihinin en muhteşem algı operatörleri olan AKP ve Cemaat Anadolu'daki son TÜRK devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni çökertmek için son algı yönetimi operasyonunu MHP üzerinde oynuyor.
Yıllardır sahnelenen tiyatro ile Ülkücü camia "yenilmekten bıkmış bir taraftar kitlesi" haline getirildi.
Ve bunun sonucunda da artık taraftar "Devlet Bahçeli İstifa" demeye, daha da öteye giderek Milliyetçi Hareket'in liderliğinden indirmek için çalışmalara başladı.
Tam bu nokta kırılma noktasıydı ve Meral Akşener sahneye itildi.
Bilirsiniz bu algıcılar hedefledikleri amacı laf arasında birine söyletirler.
Söyletirler ama halkın anlamayacağı bir şekilde, tatlı, yumuşak, incitmeden....
Ne dedi sayın Meral Akşener bir TV konuşmasında?

"MHP bu değişikliği yaparsa ben başbakan olacağım"
Bu cümle büyülü cümle.
Direkt olarak tribüne oynuyor.
Tribünler bunu duymak istiyor: KAZANMAK!
Peki sayın Meral abla bunu nasıl yapacaksınız?
Az evvel sizlere aktardığım büyümü cümlenin arkasından asıl sihirli cümle geliyor.
"Kongreyi kazanırsak çok çalışacağız! PARADİGMA değişikliği yapacağız!"
İşte zurnanın zırt dediği yer burası.
***
Nedir bu PARADİGMA DEĞİŞİMİ.
Başta bahsettiğimiz Değişimcilerle bağlantısı nedir?
MHP'ye oy veren 5.5 milyon insana sorsanız "Paradigma nedir?" diye belki bin kişi bunun anlamını bilir ya da bilmez.
"MHP'de paradigma değişimi yapacağız" demek MHP'yi değiştireceğiz demektir.
MHP'nin yazılı olan, yazılı olmayan tüm kurallarını, ilkelerini kısacası MHP'nin ÜLKÜ'sünü değiştireceğiz demektir.
Hani Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ'in bir sözü vardı:
"Biz ne sağcıyız, ne solcuyuz! Biz Türk Milliyetçisiyiz ve sağ ile olan hesaplaşmamızı da şimdilik ileri bir tarihe erteliyoruz"
İşte Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ'in bu sözlerine rağmen MHP'nin merkez sağ parti çizgisine çekileceğini işaret ediyorlar bize.
***
Paradigma kelimesinin ne anlama geldiğini bilmeyen büyük bir kitle de "DEĞİŞİM" kelimesinin büyüsüne kapılarak, Paradigma Değişimcilerinin peşine takılmış bulunmaktadırlar ne yazık ki.
Peki bu paradigma değişimi olursa ne olacak?
"Sandıktan bize 1 oy bile çoksa ilkelerimizden vazgeçmeyiz" dediğimiz ilkelerimiz; paradigma kelimesiyle örtülen ilkelerimiz değişince ne yapacağız!?
O zaman anlayacağız teknik direktör değişimi ile paradigma değişiminin çok farklı olduğunu ama iş işten geçmiş olacak.
Ruhunda ÜLKÜCÜLÜK'ten başka bir fikriyat, ÜLKÜCÜLÜK'ten başka bir sevda olmayanlar o zaman anlayacaklar MHP'nin hiç bir seçim kazanamama pahasına bile olsa Paradigmalarından vazgeçmemesi gerektiğini.
Ve yeni kırılmalar, yeni muhalif hareketler, yeni nifak tohumlarıyla cebelleşirken Türk Milliyetçileri, TÜRK DÜŞMANLARI bizi dağıtmak için bir süre ara verdikleri ittifaklarını yeniden kuracaklar.
Çözüm süreci buzdolabından çıkartılacak!
Anayasa'dan TÜRK çıkartılacak.
Üniter devlet yapısı federatif devlet yapısına dönüştürülecek.
Önce eyaletlere sonra kukla devletlere bölünecek bu güzel ülkemiz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder