6 Aralık 2012 Perşembe

Eskişehirspor için konuşun artık!

Son günlerde Eskişehirspor camiasında yine bir dolaplar dönmeye başladı.
Yaşananları yerel basından takip ediyoruz.
Mustafa Akgören, sessiz sedasız istifa etti.
İstifa sebebi olarak görüş ayrılıkları denildi.
Kulübün kullanımına tahsis edilen bir araç bir yöneticinin karısının altından çıktı...
Kulübün aracına tenezzül edecek kadar düşmüş olan biri, nasıl olur da bu kulüpte yöneticilik yapar!?
Akıl alacak iş değil!
Eskişehirspor bunların eline mi kaldı!?
***
Mustafa Akgören'i hepimiz çok iyi bilir, tanırız...
İçimizden biri, tribünlerden çıkıp yönetim kurulu üyeliğine kadar yükselmiş biri.
Eskişehirspor sevdasına hepimiz kefiliz...
Böyle biri bence çıkıp istifa gerekçelerini tek tek açıklamalıdır.
Kendisini seven sayan taraftara karşı bu sorumluluğu hissetmelidir Mustafa Akgören.
Yerel basında yer alan haberlere göre art arda gelen istifalar düşündürücü.
Gece yarısı operasyonu gibi...
Bir gece başkan telefon ediyor, bir buluşma gerçekleşiyor...
Bu buluşma da tartışmalar oluyor ve ertesi gün istifa geliyor.
Bu şekilde 4 istifa gerçekleşmiş.
Sonuncusu Mustafa Akgören...
***
İstifa edenlerin hiçbirisi istifa gerekçelerini tam olarak açıklamıyorlar...
Görüş ayrılıklarının çoğalması denilip geçiliyor...
Yerel basın ve camia da ise, Halil Ünal'ın bu kişileri istifaya zorladığı konuşuluyor...
İstifa gerekçeleri net bir şekilde açıklanmadığı sürece bu iddialar artarak devam edecektir...
Bazı kesimler de istifa edenlerin de açıklarının olduğunu bu nedenle konuşmadıklarını yazıp söylüyorlar...
Ne Halil Ünal konuşuyor ne de istifa edenler...
Herkes sus pus olmuş!
Ve bu ortamda bizler,
Yani Eskişehirspor sevdalıları kendimizi çamura batmış gibi hissediyoruz...
***
Camiada Halil Ünal hakkında bir çok iddia var...
Bu iddiaların gerçek olup olmadığını bizlere en iyi şekilde "görüş ayrılıkları" nedeniyle istifa eden yöneticiler iletebilirler.
Fakat öyle değil...
Susuyorlar...
Demek ki, Halil Ünal hakkındaki iddialar doğru değil...
Sadece görüş ayrılıkları var...
Yönetimin içinde olup da sonradan istifa edenler bu iddiaları doğrulamadıklarına göre Halil Ünal ak pak...
***
Takım yıllar sonra, yeniden şampiyonluk mücadelesine girmişken,
Tam da yıllar sonra ilk kez bizler şampiyonluk havasına girmişken,
Birden bire bir şeyler oluyor,
Birileri kepçeyi eline alıp, karıştırmaya başlıyor cadı kazanını...
Karıştırdıkça karıştırıyorlar...
Milletin sabrını zorluyorlar...
***
Eskişehirspor bizim en kutsallarımızdan biridir...
Yüreğimizdeki sevgi bu renkleri, bu armayı kutsamıştır...
Eskişehirspor üzerinden kim ne menfaat sağlıyorsa,
Babamın oğlu da olsa, Allah bin türlü belasını verir inşallah...
Artık Eskişehirspor'u rahat bırakın, kirli ellerinizi çekin o kutsal armanın üzerinden...
***
Ya adam gibi bu camiaya yakışan bir duruş sergileyin ya da "Bi siktirin gidin be kardeşim!"

1 yorum:

  1. Kurumsallaşamamış/kurumsalaştırılmamış, şeffaf olmayan, bir nevi aşiret örgütlenmesindeki, kişiye odaklı yapılarda yer alan kişiler, ne kadar iyi niyetli olurlarsa olsun, hatta bu yapıya ne kadar karşı olursa olsun, artık "o aşiretin" bir parçası olmuştur. Çağdaş kulüp mantığı ile bakmaz, bakamaz ve ayrıldıktan sonra da tavrı, mensup olduğu kitleye karşı mükellefiyet temelinde değil, ait olduğu aşiret mantığında gerçekleşir. Yapı değişmelidir, değişmelidir, ancak, pastanın bu kadar büyüdüğü dönemde bu dönemde ne yazık ki oldukça zordur. Vebali, "pasta küçükken" kurumsallığı değil, "kişi"yi destekleyenlerin üzerine...
    Rıdvan ARAS

    YanıtlaSil