20 Mayıs 2013 Pazartesi

Üç takımın ve İstanbul medyasının "Muz Meselesi"

19 yaşında bir genci öldüler...
Bir ocağa öylesine bir ateş düştü ki; tarifi mümkün değil...
Sebep?
Bir büyütülmüş, bir diğer büyütülmüşü yenememiş...
Bir kaç damla timsah gözyaşının ardından aynı tas aynı hamam devam ediyorlar...
Tahrikler...
Çocukça göndermeler...
Futbol terörünün 19 yaşında bir can aldığı unutulmuş, tv ekranlarında şaklabanlık yapmaya devam ediyorlar...
Şimdi bir ırkçılık meselesi çıkardılar...
Yani sizin anlayacağınız "Muz Meselesi"
Biri birine muz sallamış...
Karın ağrısı varmış...
Ya da kabızlık sorunu...
Maksadı sahadakilere "maymun" göndermesi yapmak değilmiş...
Bu tür trajikomik mevzulardan nemalanan İstanbul medyasının kalemşörleri de sarıldılar bu mevzuya...
TV ekranlarında tiyatro yapıyorlar...
Muzu tutan
Muzu çeken
Muzu muhatap olarak kabul eden...
Hepsi bir bir ekranlara çıkıyor...
Günlerdir bu muz meselesi aldı başını gidiyor...
***
Bir diğer tarafta bir insanlık müsveddesi var...
Herkesin gözünün içine baka baka kendi muzunu tutup ahaliye sallıyor...
Bu da bir muz meselesi...
Acaba sayın Toroğlu ve Özdenak bunun için de bir tiyatro yapacaklar mı?
Doğrusu çok merak ediyorum...
Böyle bir tiyatro yaparlarsa muzu kim sallayacak?
Durum vaziyetine bakıyoruz...
Ağaçta yetişen muz ırkçılık aracı oluyor...
Peki insan müsveddesi bir yaratığın kendi muzunu tutup sallaması ne anlama geliyor?
Bunu konuşan var mı?
Yok...
Tartışan var mı?
Yok...
Tiyatro yapan var mı?
Yok...
Galiba (tam anımsamıyorum) bu insanlık müsveddesine 4 maç gibi tarihin en ağır (!) cezasını verdiler ve mevzuyu kapattılar...
Ağaçta yetişen muzu sallamak ırkçılık oluyor...
Günlerce mevzu ediliyor...
Ama kendi bedenindeki muzu sallamak!?
4 maç ceza oldu da bitti maşallah!
***
Bir kere daha anımsatayım...
Sahada birbirlerinin gırtlaklarına sarılarak, tribündeki insanları tahrik edenlere,
Halen çeşitli platformlarda bu tür tahriklere devam edenlere,
Bir cinayetin bile savunmasını yapmaya yeltenenlere,
Bir kere daha anımsatayım...
Bu tahrikleriniz sonrasında 19 yaşında bir genç öldürüldü....
Bu sizi yavaşlatmasın...
Durdurmasın...
Bütün hızınızla devam edin...
Hep birlikte muzlarınızı sallamaya devam edin...
Umurunuzda olmasın 19 yaşındaki gencin anasının babasının yüreğindeki yangın...
Utanmayın!
Devam edin!
***
Irkçılıktan bahsediyorlar...
Irkçılık nedir?
Bir ırkı diğer bir ırktan üstün görmek...
Muz göstermek ile ırkçılık arasındaki bağlantı nedir!?
Muz insanlardan ziyade maymunların baştacıdır...
Maymunların en önemli gıda maddesidir...
Bu da böyle bir algı...
Maymunlar da en çok Afrika'da olur...
Siyahi insanlarımıza muz gösterilmesi onlara maymunsun demek anlamına geliyormuş...
Bunu da üç takım taraftarından öğrendik sağolsunlar...
Yani siyah ırkı küçümsemek...
Hayvanla bir tutmak...
Bir nevi ayrımcılık yapmak, bölücülük yapmak...
Peki bu üç takım futbolcularının, yöneticilerinin ve bir kısım taraftarlarının yaptıkları ayrımcılık bölücülük sadece bununla mı sınırlı?
Bu üç takımın medya mensuplarının yaptıkları ayrımcılık, bölücülük sadece siyahi futbolculara muz sallamakla mı sınırlı?
Elbette değil!...
***
İstanbul medyası, üç takım dışındaki bütün takımlara ayrımcılık yapmıyor mu?
İstanbul medyası üç takım dışındaki takımları konu mankeni gibi mi görmüyorlar mı?
İstanbul medyası üç takım dışındaki takımların armasını, renklerini dahi doğru bir şekilde yayınlamaktan aciz değiller mi?
İstanbul medyası, yıllardır bu ayrımcılığı ve bölücülüğü yapmıyor mu?
Elbette yapıyor...
Gözümüzün içine baka baka yapıyor...
Üç takım mensuplarından, taraftarlarından herhangi birileri bir el sıkışsa, bu İstanbul medyası İsrail ile Filistin barışmış gibi bir havaya sokmuyorlar mı ülkemizi?
Türkiye'de başta Eskişehirspor ve Kasımpaşa camiaları olmak üzere bir çok futbol camiasının başlattığı dostluk ve kardeşlik akımını görmezden gelmiyorlar mı bu üç takımın kalemşörleri?
Eskişehirspor taraftarı belki de dünyada bir ilki gerçekleştirmişler...
Bugün İskoçya'da bir futbol takımının bütün taraftarları ESES sevdalısı olmuş...
Bu takımın yönetimi Eskişehirspor'a olan sevgileri sonucunda deplasman maçlarında Siyah- Kırmızi forma giyme kararı almış. Bunu hangi İstanbul medyası yazdı ya da ekranlarına taşıdı?
Elbette hiçbirisi!!
Üç satırlık bir baştan savma haberle geçiştirdiler...
Günlerdir ellerinde bir muz...
Sağa sola sallayıp duruyorlar...
Bu yaptıkları, bölücülük değil midir?
Bu yaptıkları ayrımcılık değil midir?
***
Bu üç takımın taraftarlarına da bir çift sözüm var...
Sevdanıza saygımız sonsuz...
Büyük bir çoğunluğunuzun o renklere ve armalara sevdalı olduğunuzu biliyoruz...
Sizin sevdanızı en iyi biz biliriz...
Fakat bu İstanbul medyası ve yöneticilerinizin dolmuşuna binmekten vazgeçin artık...
Yıllardır yaptıkları bölücülük ve ayrımcılığa siz de karşı çıkın...
Bu ligin sadece üç takım arasında geçmesinden memnunsanız kandırılmaya bunların dolmuşuna binmeye devam edin...
Biz sizin sevdanıza saygı duyuyoruz,
Siz de bizim sevdamıza saygı duyun ve tuttuğunuz takımların yöneticilerinin, futbolcularının yaptıkları insanlık dışı davranışları desteklemekten vazgeçin...
Göreceksiniz futbol böyle daha güzel olacak...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder