5 Kasım 2012 Pazartesi

Birileri Necati Ateş'e "DUR!" desin...

Süper Lig'de yeni sezon ile birlikte Eskişehirspor taraftarlarını bir karamsarlık havası sarmıştı...
Takım kötü gidiyordu...
Sahamızda Akhisar'a yenilmemiz hepimiz için adeta yıkım olmuştu...
Arka arkaya gelen puan kayıpları, "Eyvah" seslerinin çoğalmasına neden olmuştu...
Süper Lig'e yeniden geldiğimizden bu yana en kötü dönemlerimizi yaşıyor gibiydik...
Teknik Direktör başta olmak üzere Yönetim ve futbolcular hakkında sallamaya başlamıştık...
Hani haksız da değildik...
Takım oynamıyordu...
Yapılan transferler hiçbir işe yaramamıştı...
Alınan sonuçlar bizi sürekli dibe doğru çeken bir girdaba dönüşüyordu...
***
Tam bu sırada yönetim 2 bomba patlattı..
İlki defansımızın aksayan yanıydı...
Akaminko adında bir savaşçı aldılar...
Adam tam bir futbol emekçisi...
Agresif, akıllı, hızlı...
Akaminko'nun ardından Necati Ateş alındı...
Necati transferine ilk başta hepimiz kuşkuyla baktık...
Necati iyi futbolcu olsa GS satmazdı diye düşündük...
Temkinliydik...
Kafamızda soru işaretleri vardı...
***
Necati takıma gelir gelmez takımda öyle bir değişime neden oldu ki, aklımız durdu...
O korkak, sünepe, çekingen takım gitti;
Yerine savaşan, canını dişine takan bir takım geldi...
Var olan "yıldızlar" yeniden parlamaya başladı...
Öyle bir parladılar ki, bütün futbolseverleri aydınlattılar...
Uzun zamandır sahalarımızda göremediğimiz güzellikleri yaşattılar...
Alper Potuk, Erkan Zengin, Kamara, Dede, Hürriyet...
Ve tabii ki diğerleri...
Öylesine diri ve akıl dolu bir takım oldu ki Eskişehirspor;
Belki yıllardan beri ilk kez "saçlarımızı yola yola" değil de "göbeğimizi kaşıya kaşıya" maç izledik...
***
Daha düne kadar "eyvah küme mi düşeceğiz" diye içimizi kemiren hissiyatımız şimdi şampiyonluk şarkılarıyla süsleniyor...
Bence bunda en büyük pay sahibi Necati Ateş'tir...
İlerlemiş yaşına rağmen bu denli diri kalması, akıl dolu futbolu tüm futbolcularımızı "Ateş"ledi...
Saha içinde tam bir "lider" oldu...
Futbolcularımız onun liderliğini benimsedi,
Onunla omuz omuza verdi ve bu harika takım ortaya çıktı...
***
Şimdi birilerinin çıkıp Necati Ateş'e "DUR" demesi gerekiyor...
"Artık burada dur!"
"Senin yuvan artık burası"
"Bu renklere gönül verenlerin yüreğidir bundan böyle senin evin"
Şimdi bu cümleleri ve bunlar gibileri Necati Ateş'e birilerinin söylemesi ve benimsetmesi gerekli...
Türkiye'deki TEK BÜYÜK takımın ve camianın Eskişehirspor takımı ve camiası olduğu Necati Ateş'e öğretilmeli artık. 
***
Eskişehirspor, şu an Türkiye'nin en iyi futbol oynayan takımı görünümünde...
Bu takımın bozulmasına hiç kimse müsaade etmemeli...
Özellikle Bizans oyunlarına karşı son derece dikkatli olunmalı...
Her an takımımızdaki "yıldız"larla ilgili transfer dedikoduları başlayabilir...
Oyuncularımızın kafalarını karıştıracak her türlü girişime mani olmak için yönetim gerekli tedbirleri almalıdır...
İstanbul medyasının röportaj istekleri geri çevrilmeli...
Bunlar hazırladıkları tuzak sorularla oyuncularımızın kafalarını karıştırabilirler...
İstanbul takımlarının yöneticileri Eskişehir'e geldiklerinde oyuncularımızla içli dışlı olmaları önlenmeli...
İstanbul'un üç takımı Eskişehir'e geldiklerinde eskisi gibi el bebek gül bebek ağırlanmamalı...
***
Eskişehirspor son zamanlardaki başarılı grafiği ile dünyanın en iyi takımları sıralamasında da üst sıralara tırmanmaya devam ediyor. Son açıklanan sıralamada GS'nin üstüne çıktık. Bu başarılı çizgiyi sürdürürsek FB'yi de geride bırakarak "Dünyanın en iyi Türk takımı" olabiliriz... 
Ne yazık ki; şu an dünya sıralamasında üst sıralara doğru giden takımımızdan Milli Takım'a tek  oyuncu bile alınmıyor. GS ve FB'nin güdümündeki sayın AVCI artık Eskişehirspor gerçeğini görmeli ve en az 4 oyuncumuzu Milli Takım'a almalıdır. Eskişehirspor'un yanısıra Antalyaspor ve Orduspor gerçeği de görülmeli ve bu takımlardan da mutlaka Milli oyuncular çıkmalıdır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder