9 Eylül 2018 Pazar

Neden, ''YAŞASIN ESKİŞEHİRSPOR'' !?

Biz;
Sürekli dillendiriyoruz.
Sesleniyoruz.
Haykırıyoruz.
YAŞASIN ESKİŞEHİRSPOR!
Evet, Eskişehirspor yaşamalı.
Sonsuza kadar yaşamalı.
Hem Eskişehir kenti için yaşamalı, hem de Türk futbolu için yaşamalı...
Neden, Yaşasın Eskişehirspor!?
Eskişehirspor neden yaşamalı!?
Neden varolmalı Eskişehirspor!?
O kadar çok sebebi var ki, Eskişehirspor'un yaşamasının üşenmeyip yazacak adam olsa kitap olur...
***
Fakat ne yazık ki, bazı kesimler bunu anlamıyor.
Ya da biz yeterince anlatamıyoruz.
Dilimizin döndüğünce, elimizin vardığınca yazıp anlatmaya çalışıyoruz.
Duygusal sebeplerden tutun da ekonomik sebeplere kadar bir çok sebep var.
Şimdi bunlardan birine örnek teşkil edecek bir anımı kısaca anlatacağım sizlere.
Umarım anlaması gerekenlere anlatabiliriz.
Anlaması gerekenler de anlamak için birazcık çaba sarfederler umuduyla buyrun okuyalım.
***
Efendim 8 Eylül 2018 Cumartesi günü, Boğazın Kırmızı Şimşekleri Derneği başkanı sıfatıyla bir ziyaret gerçekleştirdi.
Dernek yönetiminde bulunan diş hekimi arkadaşımız Oğuz Şengel'in bir kaç kez bahsettiği fakat bir türlü ziyaret etmek nasip olmayan Şişli - Bomonti'deki ES PİLAV'ı ziyaret ettim.
Ziyaret etmeden evvel karşı kaldırımda tahminen bir 5 dakika tabeladaki ES yazısına baktım.
Bu civarda hiç Eskişehirli yaşamaz desek yeri var.
Adamın maksadı burada yaşayan Eskişehirlileri dükkanına çekmek olamaz.
Eskişehirspor logosundaki E ve S harflerini almış farklı renklerle hoş bir tabela asmış.
ES PİLAV...
***
Bir süre bu ''enfes manzara''yı izledikten sonra dükkana girdim.
Yakınlarda bir sağlık kuruluşunda çalışan Adem Sarıçoban kardeşimi aradım.
O da tatilden henüz dönmüş ve işbaşı yapmamıştım.
Ziyareti tek başıma gerçekleştirdim.
Dükkan sahibi ile tanıştık.
- Beyfendi kolay gelsin, ben Boğazın Kırmızı Şimşekleri Dernek başkanı. Eskişehirsporluyuz!
Genç adam birden elindeki tabakları bırakıp;
- Ooooooo abim hoşgeldiniz, şeref verdiniz.
Dedi, heyecanla.
Tokalaştık.
Dükkanın önünde bulunan masalardan birine oturduk.
- Nerelisiniz?
- Rizeliyim başkanım.
- Memnun oldum ben de Antalyalıyım.
***
Ziyareti bitirip, derneğe döndükten sonra farkettim.
45 Dakikalık sohbet boyunca ne o bana adımı sordu, ne de ben ona sordum.
Eskişehirspor sevdalısı olmamız tanışmamız için yeterli olmuştu.
Ama ikimizde Eskişehirli değildik!
Birimiz Rizeli, birimiz Antalyalı...
Birbirine ''Eskişehirli değilsin, neden Eskişehirspor!?'' diye sorma gereği duymayan iki adam!
Bu çok güzel bir duygu inanın...
Başta Eskişehirli Eskişehirspor sevdalıları olmak üzere pek çok insanın anlayamadığı bir hal...
***
Ben, İstanbul'da Eskişehirsporlular'ın evi, ailesi durumundaki bir derneğin başkanıyım. Bu arkadaşımızda Eskişehir ile hiç bir ilişkisi olmadan ESES'e sevdalanan, üstelik İstanbul'da hiç Eskişehirli'nin yaşamadığı bir semtte işyerinin adını ES koyan bir adam...
İşte bunun için YAŞASIN ESKİŞEHİRSPOR!
Eskişehir'in tanıtımında, Eskişehir kentinin ülkemiz insanınca sevilmesinde en büyük etken olan ESKİŞEHİRSPOR Yaşasın elbette!
Ve Eskişehir'i yönetenler,
Eskişehir'de yatırım yapıp ekmek parası kazananlar,
Eskişehir'in daha çok tanınması, daha çok büyümesi için Eskişehirspor'u yaşatmalı ve bunun için ellerinden geleni yapmalıdırlar...
***
Eskişehir'i yönetenlere buradan bir kere daha sesleniyorum.
Varsa bir ''Eskişehir'i Tanıtma Fonu'' bu fondan en büyük payı Eskişehirspor almalı.
Bugün Türkiye'nin neresine gidilirse gidilsin ''Eskişehirliyim'' dediği vakit bir hemşehrimiz hemen karşısındaki vatandaş ''Vaaaayyy ESES'' diye gıpta ediyorsa Eskişehir'e;
Eskişehir'i yöneten atanmış ve seçilmişler Eskişehir'in bu en büyük markasını korumalı, kollamalı ve yaşatmalıdır. Bu Eskişehirspor'a karşı bir lütuf değil, Eskişehir kentine karşı bir görevdir.
Balıkesirspor maçı öncesiydi!
İstanbul'da yaşayan bir GS taraftarı arkadaşım; ''Abi Eskişehir'i çok merak ediyorum. Bu hafta sonu gidip, hem Eskişehir'i gezmek hem de o muhteşem taraftarın içinde maç izlemek istiyorum'' dedi ve hafta sonunda 3 gün Eskişehir'de kaldı.
Otele para kazandırdı.
Kafeye para kazandırdı.
Lokantaya para kazandırdı.
Çay ocağına para kazandırdı.
Simitçiye, börekçiye para kazandırdı.
Ve son olarak en büyük hayali olan Eskişehirspor taraftarının arasında maraton altta o muazzam ambiyansı da yaşayarak geri döndü.
Bir Galatasaray sevdalısı, kendi tribünlerinde yaşayamadığı güzellikleri bizim tribünlerimizde yaşadı.
O anı yaşamak için de 3 gün Eskişehir esnafına para kazandırdı.
Daha sonra aynı şekilde Eskişehirspor taraftarına hayranlığını defalarca dile getiren bir Fenerbahçe taraftarı olan başka bir arkadaşım da Karabükspor maçına gitti 2 günlüğüne...
***
YAŞASIN ESKİŞEHİRSPOR diye haykırırken, Eskişehirspor'un sadece bir futbol takımı olmadığının bilincini yaşıyoruz biz.
Efendim bunca borcu belediyeler mi yaptı ki belediyeler ödesin!?
Elbette belediyeler yapmadı. Elbette belediyeler ödemesin!
Efendim bunca borcu Vali bey mi yaptı ki, valilik ödesin!?
Elbette ne vali bey bu borçları yaptı ne de valilik ödemeli!
Ancak olağanüstü bir durum var ortada.
Eskişehir'in en büyük markası beceriksiz yönetimler tarafından çarçur edilen kaynaklar ve yapılan borçlar sebebiyle yok oluyor!
Bugüne kadar sevdiği kadar sahip çıkamayan taraftar artık fiilen yönetimin içindedir ve bir çok konuda söz sahibi olmuştur.
Kurulan ESKİŞEHİRSPOR TARAFTAR KOMİTESİ Türkiye'de yine diğer kulüplere örnek teşkil eden bir ilke imza attı ve bu zor günlerde Eskişehirspor'un yaşaması için büyük bir mücadele başlattı.
Taraftarın yetemediği yerde, Milletvekillerimiz, Belediye Başkanlarımız ve Valimiz bu komiteye maddi ya manevi bir destek olsa kıyamet mi kopar!?
***
Sokaktaki ayakkabı boyacısından tutun da Organize Sanayi'deki sanayicilerimize kadar, küçük esnafımızdan, büyük tüccarlarımıza kadar, Eskişehir'de ekmek parası kazanan her işletmecimiz, hemşehrimiz az demeden, çok demeden ''Çorbada benim de tuzum olsun, çünkü ben de bu çorbayı çok içtim ve içeceğim'' dese kıyamet mi kopar!?
''Efendim kulübe yardım için beni aramadılar!''
Aramasınlar efendim!
Bu takım sizin!
Bu kulüp Eskişehir kentinin.
İstanbul'da bir Fenerbahçeli ve Antalyalı arkadaşım bana telefon edip, ''Arkadaş bir yardım kampanyası açılırsa bize de haber ver, biz de 5-6 arkadaş gücümüz yettiğince destek vereceğiz'' diyebiliyorsa sen neyin davetini bekliyorsun.
***
Eskişehir halkı, Eskişehir halkının tüm Türkiye'ye armağan ettiği ve bugün bile Türkiye'de en çok sempatizanı olan Eskişehirspor'a sahip çıkmalıdır.
Sebep aramadan,
Davet beklemeden...
ve biz yine haykıracağız sonsuza kadar YAŞASIN ESKİŞEHİRSPOR!!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder