6 Ağustos 2017 Pazar

Avukat gibi adamdı Amcam Ahmet Erdoğan...

İlkokulu bitirmek bile büyük bir başarıymış o dönemlerde.
İlkokulu bitirebilenler devlet dairesine memur bile olabiliyormuş.
Fakat bizim sülalenin en büyük korkusu "Yetim Hakkı" yemektir.
Amcalarım sağolsunlar hep bu korkuyla genelde el emeği göz nuru işlere dalmışlar.
Rızkını kazanırken, terleyeceksin, yorulacaksın...
Akşam başını yastığa koyduğunda rahat uyuyacaksın!
***
Amcalarımın en iyi yüreklilerinden Mehmet (Kopuk) amcamı yıllar önce ebedi istirahatgahına uğurladık. Arkasından halamızı gönderdik. Bugün de sülalemizin "avukat gibi adam"ı Ahmet amcamızı yaratıldığı toprağa geri veriyoruz.
Amcamın en belirgin özelliği siyasetçiliğiydi.
Çok iyi bir Adalet Partili idi.
Demirel'e hayrandı.
Elinden geldiğince gazete okur, radyo ya da televizyondan ülke gündemini takip eder ve eş dost muhabbetlerinde yaptığı sohbetlerde değme siyasetçiye taş çıkartırdı.
***
Siyasetçiliğinin yanısıra devlet kapısını da iyi bilirdi.
Kimin ne derdi varsa o kapıda ona gelirdi.
Yol yordam bilirdi.
Devlet işlerinden iyi anlardı.
Sürekli yanında taşıdığı fermuarlı evrak çantasında mutlaka kağıdı, kalemi, gözlükleri hazır olurdu.
Çoğu zaman gazetesini de koyardı çantasına.
AP ve Demirel ile alakalı bazı gazete haberlerini keser çantasına koyardı.
Bir dost meclisinde herhangi bir tartışma olursa bir belge olarak çıkartır koyardı ortaya o küpürleri.
***
Haklı çıktığı zamanlardaki bıyık altı gülüşlerine hayrandım.
"Eeee amcam biz de boş adam değiliz!" sözü kulaklarımdan hiç gitmez.
Biz aklımızın yettiğince ona MHP'yi anlatmaya kalktığımızı son derece ciddi bir tavırla bize Adalet Partisi ve Demirel'in ülkeye yaptığı hizmetleri anlatırdı.
Gözlüklerini takıp çantasından bir şeyler çıkartarak TV programlarındaki siyasi parti temsilcileri gibi sallayarak bize gösterir ve gözlüklerinin üstünden bakarak; "Bu işler basit işler değil amcam" diyerek sözünü bitirirdi.
***
Akıllı adamdı.
Bir çok üniversite bitirmiş insanın aksine kendi kendini geliştirebilen zeki bir Anadolu köylüsü.
70'li yıllarda tüm dünyayı kasıp kavuran dizi Komiser Kolombo'nun ülkemizde oynadığı dönemlerde dostları ona Kolombo lakabını takmışlardı. Onun kadar zeki ve alçakgönüllü bir adamdı. Hatta Komiser Kolombo'nun pardesüsüne benzer bir de pardesüsü vardı rahmetlinin.
***
İşte böylesine dolu dolu olan bir adam gün geldi bir hastalığın pençesine düştü ve 15 yıla yakın bir zaman yatağa mahkum yaşadı.
4 Evladı ve sevgili yengem uzun zamandır onun rahat edebilmesi için gecelerini gündüzlerine kattılar.
Amcamı anlatırken sevgili yengemin çile dolu yaşamını da anlatmak gerekir ama burası yetmez buna. Hastalandıktan sonra amcamın bitmek tükenmek bilmeyen isteklerini yüzünü ekşitmeden yerine getiren, tüm hırçınlıklarına eyvallah diyerek hayat arkadaşına yıllarca bakan sevgili Kiraz yengemden Allah milyonlarca kere razı olsun.
Evlatları, Hacer, Hüseyin, Emine, Dursun...
Hepsinden Allah razı olsun.
***
Sevgili amcam;
Bu son yolculuğuna giderken eğer varsa tüm haklarımız helal olsun.
Umarım sen de bize haklarını helal edersin.
Mekanın cennet olsun benim "Avukat gibi adam" olan amcam....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder