Yazımızın başlığından yanlış manalar çıkarılmasın...
Daha şimdiden sayın Mesut Hoşcan'ı seçimin galibi ilan etmiş değiliz...
Bilakis şu anki kanaatime göre eğer aday olursa seçimlerde başarılı olamayacağını düşünüyorum.
İnsanımız ne yazık ki, leb demeden leblebiyi anlama yeteneğini en üst seviyede tuttuğu için, yazımızın tamamını okumadan başlığa bakarak "Selahattin Erdoğan seçimi yapmış bitirmiş, Mesut Hoşcan'ı başkanlık koltuğuna oturtmuş" der hemen...
Bahsedeceğimiz yeni dönem çok farklı...
Kongre öncesinde yepyeni bir dönem yaşayacağız...
Peki nedir bu yeni dönem?
***
Hepimizin bildiği gibi yıllardır Eskişehirspor kongreleri başlamadan önce biter...
Seçim gününden önce görüşmeler pazarlıklar yapılır, tek adayla seçime girilir ve usulen yapılan seçimle o tek aday seçimi kazanır...
Eğer Mesut Hoşcan'ın aday olacağı konusu gerçekten doğru ise, artık bu dönem kapanıyor...
6 Ay sonra Eskişehirspor camiası 2 adaylı bir seçime gidecek...
Gerçek bir seçim olacak...
Bu 6 aylık süreçte Halil Ünal ve Mesut Hoşcan, icraatlarıyla, vaatleriyle, projeleriyle kıyasıya bir yarışa girecekler...
Tek beklentimiz bu kıyasıya mücadeleden tek galip olarak Eskişehirspor'un çıkmasıdır....
***
Gelişmiş ülkelerde seçim sürecinde yapılan anketler son derece etkilidir.
Şunu herkes biliyor ki, Eskişehirspor'un bugünkü delege yapısı adil bir seçim için müsait değildir.
Ülkemizin genel yapısına baktığımız vakit son derece doğal olarak karşılanabilecek bir üye kayıt sistemi var Eskişehirspor'un...
Bu sistem hem spor kulüpleri için, hem sivil toplum kuruluşları için, hem de siyasi partilerimiz için aynıdır...
Bir partinin ilçe başkanı göreve geldiği ilk günden itibaren gelecek kurultayda kendisine oy vermesi muhtemel kişileri üye defterinin baş tarafına yazmaya başlar...
Her hangi bir köy derneğinde bile bu durum geçerlidir...
Spor kulüplerinde de aynı durum geçerlidir maalesef...
Dernek statüsünde yönetilen tüm spor kulüplerimiz ne yazık ki, bu cendereden kurtulabilmiş değiller...
***
Sayın Halil Ünal ve sayın Mesut Hoşcan'a burada çok önemli bir görev düşmektedir.
Eskişehirspor'u bu genel hastalıktan kurtarmak her iki adayımızın da ilk görevi olmalı.
Ben her iki adaydan da ilk olarak bu yönde açıklama bekleyeceğim...
Proje, transfer, alt yapı hepsi hikaye...
Eskişehirspor'a üyelik sisteminde sevgiye konulan kota kaldırılacak mı, kaldırılmayacak mı!
Her iki aday da öncelikle bu konuya açıklık getirmelidirler...
Bu konuya açıklık getirilmiyorsa ve net bir şekilde bu kotanın kaldırılacağı beyan edilmiyorsa ben bir Eskişehirspor taraftarı olarak her iki adayın da birbirinden farkı olamayacağına inanırım...
Halil Ünal görev başında yapacağı bir açıklama ile bu kotanın kaldırıldığını ve uygulamaya geçildiğini hemen açıklayabilir...
Mesut Hoşcan da seçimleri kazandığı günün ertesinde ilk işinin bu kotanın kaldırılacağını açıklamalıdır...
***
Her iki aday için bir başka önemli görev de sadece delege ile değil Eskişehirspor sevdalıları ile bu kongreye gitmek olmalıdır. Eskişehirspor kongresi artık küçük salonlarda değil, en azından spor salonlarında yapılmalıdır. Bu kulübün tek sahibi 2 senede bir kongre salonundaki sandalyelere oturanlar değil, senelerdir bu takımı desteklemek için tribün koltuklarını aşındıranlardır. Bu kongreyi izlemek en çok onların hakkıdır.
Bu nedenledir ki, her iki adayda bu konuda uzlaşmalı ve Eskişehirspor kongresi büyük bir izleyici kitlesinin katılımıyla gerçekleştirilmelidir.
***
Eskişehirspor taraftarı yıllar sonra ortaya çıkan bu iki adaylı seçim sürecini iyi değerlendirmelidir. Bu süreçte herhangi bir adayın kayıtsız şartsız taraftarı olmak yerine yüreklerimizdeki Eskişehirspor sevdası ile ESESimiz için en iyi sonucu elde edebileceğimiz bir kongre süreci yaşanmasında ne gibi katkılarımızın olabileceği düşünülmelidir. Unutmayalım ki, yöneticiler gelir geçer biz ise, her zaman baki kalırız...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder