15 Ocak 2018 Pazartesi

Memleketimin Arda Turan Meselesi!..

"Bizim zamanımızda" diye başlayan cümlelerin sonu bugünlerden bıkkınlığı ifade eder genellikle.
Haksız da değiliz hani.
Bizim zamanımızda her şey daha insani idi.
Futbol bile!
Futbolun henüz endüstriyelleşlediği. "forma aşkı"nın varolduğu, sporun sevgi ve saygı ile bütünleştiği dönemlerde sevdik biz futbol oyununu.
Futbolcular daha bir farklı sevilir, takımlar daha bir candan desteklenirdi.
Futbol oyununun baş aktörleri futbolcular bugünkü yazımızın konusu.
"Bizim zamanımız"daki ve şimdiki zamanın futbolcuları arasında minik bir kıyaslama yapmak istedim.
***
Kasımpaşa'da büyüdük.
Çocukluğumuz, gençliğimiz Kasımpaşa'da geçti.
O günlerde yaşanan komşuluklar dillere destandı.
Aynı sokakta oturuyorsanız ebedi dost, aynı binada ya da bitişik binalarda oturuyorsanız akraba gibi olurduk komşularımızla.
Bu komşularımızdan biri de Fenerbahçeli ünlü bir futbolcuydu.
Son derece mütevazi bir yaşam ve bir o kadar beyefendi bir kişilik.
çocukluk günlerimdi yanlış anımsamıyorsam Fenerbahçeli Yılmaz Şen idi.
Öyle lüks içinde yaşamazlardı ünlü futbolcular.
Bizim gibi yaşarlardı.
Bize tepeden bakmazlardı.
Bizi velinimet olarak görürlerdi.

Farklı takımların sevdalısı olsak da severdik bir çok futbolcuyu.
Mesela, BJK'li Sanlı, Zekeriya, Sabri Dino gibi isimler
FB'li Alparslan, Cemil, Ogün, Datçu, Ziya gibi isimler
GS'li Yasin, B. Mehmet, Metin Oktay, Turgay gibi isimler
ESES'li İsmail, Fethi, Mümin, Ender gibi isimler hemen hemen her takım taraftarlarınca sevilir sayılırdı.
***
Hepsi birer beyefendi, hepsi topluma örnek olacak kalitede insanlardı.
Özellikle takım kaptanları çok iyi seçilir, toplumun tamamının takdir edeceği kişiler takım kaptanı yapılırdı.
Futbol endüstriyelleştikçe tüm ahlaki değerler bir kenara bırakıldı.
Artık her şey para olmuş, futbolculardaki forma aşkı aldıkları para ile sınırlanıyor.
Bu tüm ülke insanının ortak paydası olan Milli Takım için de geçerli.
Milli Takımlar da artık uluslararası kumar sektörünün bir parçası ve milli takımlarda oynayan futbolcular da ortaya konulan bu büyük pastadan kendileri de pay almak istiyorlar.
Haksızlar mı!?
Bence haklılar!

Onların sergilediği oyundan büyük kumarlar dönüyor, büyük paralar kazanılıyorsa elbette onlar da paylarını alacaklar.
***
Son yıllarda Arda Turan Türk Futbol kamuoyunun önemli bir figürü durumunda.
Milli Takım'daki prim meselesinden tutun da Başakşehir takımına transferine kadar ülke gündeminde zaman zaman önemli bir yer tutan Arda Turan bugün de ülke gündeminin baş köşesinde.
Türk Futbolu'nun uluslararası kumar sektörünün önemli bir parçası olduğunu ve bu kumar sektörünün futbol takımlarını kendi çıkarları doğrultusunda yönettiğini anladığım günden bu yana futbola olan sevgim sadece Eskişehirspor ile sınırlı kaldı.
Artık futbolu değil sadece Eskişehirspor'u seviyorum.
Ve bugün Arda Turan'ın transferi dolayısıyla havaalanında Arda Turan'ı karşılamak için insanların toplanmasını, Onun için pankartlar açıp, polisle çatışmasını bir türlü anlayamıyorum.
Kimdir bu Arda Turan!?
Ulusal Kahraman mı!?
Milli Takım bu arkadaş sayesinde dünya şampiyonu filan mı oldu!?
Uçakta gazeteci döven vatandaş değil mi bu Arda Turan!?
Türk Milli Takım'ında oynamama kararı alarak milli sorumluluktan kaçan adam değil mi!?
***
Ne garip bir haldir bu!?
Havaalanında Arda'yı karşılayan Arda Turan taraftarları polis ile arbede yaşamış,
Türk polisine yabancı madde atmışlar!
Polis ile çatışmayı bile göze aldığın adam bizim telaffuz bile edemediğimiz kadar çok para kazanıyor ve senin ömrün boyunca göremeyeceğin, hayal bile edemeyeceğin kadar lüks bir yaşam sürüyor arkadaş.
Nasıl oluyor bu iş!?
Polise madde atan vatandaşın cebinden çıkan paralarla oluyor!?
Belediye otobüslerine bastığın akbil ile oluyor!
Uğruna polise madde attığın adama sor bakalım "tek basımlık akbil" ücreti ne kadar bilecek mi!?
***
Futbol taraftarının artık uyanması gerekiyor.
Futbol artık sadece futbol değil.
Milyonlarca insanın sevdalandığı renkler artık kumar oyunlarının etrafında kümelenen global bir şebekenin dünyasını renklendirmekten öteye gitmiyor.
Futbol oyunun içindeki tüm unsurlar;
Yöneticisinden tutun da futbolcu ve yorumcusuna kadar herkes bu devasa pastadan payını alıyor.
Futbol taraftarı ise, bu pastayı oluşturmak için gece gündüz çalışıyor.
Sevdalandığı takımı para kazansın daha başarılı olsun diye, forma alıyor, tişört alıyor, çorap alıyor hatta nerdeyse donunu bile takımının lisanslı ürününden almaya gayret ediyor. Yetmedi passolig kartı alıyor, kombine alıyor, bilet alıyor.
Deplasman yollarında çile çekiyor.
Sıcakta, soğukta, yağmurda, çamurda takımının peşini bırakmıyor.
Ve sonunda global kumar şebekesinin önüne tadına doyulmaz bir pasta bırakıyor.
Arda Turan ve daha niceleri de yemesin mi bu pastayı!?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder