Ne oluyorsa fakire fukaraya oluyor. Elbette bu vatan topraklarında yaşıyorsak bunun bedelini de seve seve ödeyeceğiz. Fakat öyle anlar oluyor ki, insanın canına tak ediyor. Yaşadığım yıllar boyunca var olan bütün hükümetler döneminde gördüm ki, zengin daha zengin oluyor fakir ise daha fakir...
Geçtiğimiz günlerde gazetelerde bir minik haber okumuştum. Mevcut Hükümet döneminde 4 bin civarında yeni zengin türemiş. Zengin derken banka hesapları milyon TL'yi aşanlardan bahsediyoruz elbette. Bir apartman dairesi alabilen zengin(!)lerden değil. Peki fakir fukara ne yapıyor bu arada? Aşevlerinden dağıtılan yemekleri almak için sokak köşelerinde bekliyorlar ellerinde sefer tasları ile. Ekmek torbaları doldurmak için bekleşiyor fukara kadınlar yollarda. Elektrikleri kesiliyor. Telefonları kesiliyor. Suları kesiliyor. Doğalgazı halen lüks olarak gören milyonlarca aile var aramızda. Hasta çocuğunun ilaç parasını toplayabilmek için Cuma namazlarında imamlara ricada bulunanlar var. Kış kapıya dayanmışken Fakfunfon'dan dağıtılacak kalitesiz kömürleri bekleyenler var. Okula giden çocuklarının ceplerine harçlık koymaktan aciz insanlarımız var halen. Bit pazarından ayakkabı, ceket, pantolon alıp giyenlerimiz var. Var Allahım var...
Fakirin bir de vatan borcu var. Son saldırıda şehit olan askerlerimizin yaşamlarını kısaca da olsa yazdı gazeteler. Hepsi fukara... Hele öyle bir tanesi vardı ki, yüreklerimizi sızlattı ailesinin durumu. Oğulları asker ocağında vatan için canını verirken onların kulübe tarzı evlerinde elektriklerini kesmişlerdi borçlarından dolayı. Bu askerimizin şehit olduğu bölgede ise kaçak elektrik kullanımı yüzde 70'lere varmış. Onlar da fukaralıktan kaçak kullanıyorlar her halde... Oğulları şehit olunca devletimiz sahip çıkmış aileye ve elektriklerini açmışlar hemen. Aman Tanrım ne büyük lütuf. Ne demeli şimdi o insanlar! "İyi ki evladımız vatan için canını verdi yoksa elektriksiz kalacak belki de borcunu ödeyemeyip hapislere düşecektik" mi demeliler acaba!?
Ey devleti yönetenler. Ey bu millet için en kutsal değer olan devletimizi yönetenler. Oğullarınıza gemicikler alırken, oğullarınızı kızlarınızı Amerika'larda okuturken, evlatlarınızı 18 yaşında devlet kurumlarında genel müdür yaparken, bu vatan için canını vermeye hazır olan, canını veren Mehmetçikleri de düşünseniz azıcık. En azından kaçak elektrik kullanımına engel olmadığınız kadar merhametli davranıp asker aileleri için elektrik, su, doğalgaz konularında biraz yardımcı olsanız. Bakın onlar gemicik falan peşinde değiller. Evlatları asker ocağında vatan için canını vermeyi beklerken en azından devletten aldığı bazı hizmetlerin altında ezilmesinler yeter...
Ne gariptir ki, bugüne kadar şu yeni türeyen zenginler gibi zenginlerin evlatları bu vatan için şehit olamıyorlar. Belki askerlik bile yapmıyorlar. Belki sebebini bile bilemeyeceğimiz bir çürük raporu alarak kayak merkezlerinde günlerini gün ediyorlar. Bir de bedelli askerlik konusu var tabii...
Dağa çıkıp, PKK'nın yalanlarına kanıp Mehmetçik ile savaşa kalkışanlarda hep gariban. Onların da anaları babaları köylerinde yokluk içinde yaşamaya çalışıyorlardır. Üç kuruş ekmek parası için kim bilir hangi ağaya ırgatlık ediyorlardır, Allah bilir. Fukaralıktan kanmışlar onlar da PKK'ya çıkmışlar dağlara. Onlara da aynı şeyleri söylüyorlar, özgürlük, hak, hukuk, cart curt...
Hasılı kelam, fakirsen ver canını vatan sağolsun, zenginsen ver paranı canın sağolsun....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder