26 Aralık 2015 Cumartesi

Bahçeli Başarısız!

AKP'nin toplum mühendisleri son derece başarılıdır.
Bunu inkar etmek bir nevi aptallık olur.
Ülkemizde yaşananlara tek tek baktığımız vakit, AKP'nin toplum mühendislerinin ne kadar başarılı olduğunu çok net bir şekilde anlayabiliriz.
Öyle bir noktaya geldiler ki; ellerindeki medya gücü ile muhalefet partilerinin kongrelerini, kurultaylarını, genel başkan adaylarını bile onlar tespit etmeye başladılar.
2015 yılı içersinde AKP yandaşı medya unsurlarında, sürekli olarak MHP ve Devlet Bahçeli konuşuldu.
MHP içindeki muhalif düşünceler okşandı,
MÇP döneminden bu yana muhalif hareketin içinde bulunanlar TV ekranlarına konuk edildi, sosyal paylaşım sitelerinde MHP'nin en güçlü muhalif seslerinden biri olan Ozan Arif'in Devlet Bahçeli hakkında söyledikleri paylaşıldı
***
Başbuğ Alparslan Türkeş önderliğinde, MHP çatısı altında toplanan Türk Milliyetçileri hiçbir dönemde AKP döneminde olduğu kadar bölünüp parçalanmadılar. Bu bölünme ve parçalanmayı hızlandırmak ve çoğaltmak için AKP'nin toplum mühendisleri çok çalıştılar ve büyük bir başarı kazandılar.
Öyle bir hale getirildi ki Türk Milliyetçiliği, bazı Milliyetçiler, Türk Milliyetçiliği'nin siyasi temsil yerinin AKP olduğuna bile inandılar ve oraya gittiler. AKP liderinin "Türk Milliyetçiliği'ni ayaklar altına aldık" sözüne bile aldırış etmeden, yıllarca bu davayı varedebilmek için mücadele eden Başbuğ Alparslan Türkeş'in evlatları bile AKP'li toplum mühendislerinin ustaca düzenledikleri operasyonlar ile Türk Milliyetçiliği'ni ayaklar altına alan, Türk Milliyetçileri'ne "Morg Bekçisi", "Kan Emici", "Kandan beslenenler" ve "Fatiha'yı bile bilmeyenler" gibi alçakça sıfatlar yakıştıranların yanında MHP'ye karşı mücadele ettiler.
***
Başarı ve Başarısızlık!
AKP'nin toplum mühendisleri bu iki kavramın anlamlarını da basit ve sığ bir konuma getirdiler.
Siyasette seçim kazanırsan Başarı, Kaybedersen Başarısız oluyorsunuz.
Haklı ya da haksız olmanız,
Dürüst ya da sahtekar olmanız hiç önemli değil.
Ülke tarihinde en büyüm yolsuzluk olaylarının yaşandığı AKP döneminde, AKPli bakanlar hakkındaki tüm yolsuzluk iddialarına, itirafa varan söylemlere rağmen AKP seçim kazanıyor ve başarılı sayılıyor.
Türkiye haritası üzerinde boyamalar yapılıp, AKP'ye oy vermeyen yüzde 50'lik bir halk kesimi yok sayılıyor!
Halk iradesi çeşitli algı operasyonları ile yok ediliyor.
***
2002'den bu yana Devlet Bahçeli girdiği her seçimde yenildi.
Bunu tespit etmek için müneccim olmaya gerek yok.
Ancak şunu görmemek için de bakan kör olmak gerekli.
Devlet Bahçeli, MHP'nin başına geçtiğinden bu yana büyük bir başarı kazandı.
Nedir bu başarı!?
Hepimiz çok iyi biliyoruz ki; MHP kurulduğundan bu yana girdiği hiçbir seçimi kazanamadı.
Bırakın kazanmayı, yüzde 10 seviyesine çıkmayı hayal bile edemedik.
Şimdi bu durum başarısızlık mıdır!?
Asla ve asla başarısızlık değil, Türk Milliyetçiliği davasının varolabilmesi adına büyük bir başarıdır.
Başbuğ Alparslan Türkeş'in vefatı sonrasında MHP'nin Genel Başkanlığı'na seçilen Devlet Bahçeli almış olduğu bu kutlu bayrağı her adımda biraz daha yücelere çıkartarak, MHP'yi milletin umudu haline getirmiş, son 4 seçimdir de hiçbir şekilde baraj sorunu yaşamadan TBMM çatısı altında Türk Milliyetçiliği'nin varolması adına büyük bir başarı kazanmıştır.
MHP artık, ittifak yapmak isteyen değil, ittifak yapılmak istenen bir parti konumuna gelmiştir Devlet bahçeli yönetiminde.
***
Diyelim ki, siyasette seçim kazanmak başarı, kaybetmek de başarısızlık olsun.
Ve Devlet Bahçeli'yi başarısız sayalım.
Peki ya parti içi muhalif harekete ne demeli.
MÇP çatısı altında Başbuğ Alparslan Türkeş'e karşı başlayan ve Devlet Bahçeli'ye karşı devam eden muhalif hareket kaç kere Kurultay seçimi kazandı.
Hiç...
Her seferinde muhalif hareket kaybetti.
Eğer "Bahçeli girdiği tüm seçimleri kaybetti ve başarısızdır, gitmelidir" diyorsak aynı sözleri muhalif hareket için de söylememiz gerekmez mi!?
***
Türkiye'de Milliyetçi Hareket'in iktidar olabilmesi için tek çare vardır.
Birbirimize tahammül edeceğiz ve birbirimizi seveceğiz.
Hatalarımızla, günahlarımızla, sevaplarımızla...
Birbirimizi sevmek ve birbirimize tahammül etmek zorundayız.
Toplum Mühendislerinin dizayn etmeye çalıştığı ülke modeline geçmekten bu ülkeyi kurtarabilmemiz için, bugünden tezi yok, titreyip, silkinmeli ve kendimize dönmeliyiz.
Tek Başkanlı, federatif Türkiye ihnetine geçmeden önce son çıkış noktası olan önümüzdeki yerel seçimlere bölünmüş bir Türk Milliyetçiliği fikriyatı ile değil, HER ŞEYE RAĞMEN BÜTÜNLEŞMİŞ bir Türk Milliyetçiliği fikriyatı ile girip, bu memleketi sonu uçurum olan bu yoldan çıkarmalıyız.
***
Türk Milliyetçiliği'nin ve Türk Milleti'nin etrafğnda sinsi bir kuşatma vardır.
Bu sinsi kuşatmayı BİR OLARAK, DİRİ OLARAK, İRİ OLARAK yarmalıyız ve yaracağız Allah'ın izniyle.
Türk'ün anayurdundan gelip, Aradolu'nun dört bir yanına yerleşerek manevi fetihi başlatan, Anadolu'yu Türk yurdu yapan Sultan Alparslan ve askerlerinin bizlere emanet ettiği bu vatan toprakları ancak ve ancak bizim birliğimiz ve bütünlüğümüz ile Türk'e vatan olmaya devam edecektir.
Hatasız kul arama gafletine düşüp, emanete ihanet etmeyelim.
ULU TANRIMIZ ALLAH-Ü TEALA TÜRK'Ü KORUSUN VE YÜCELTSİN!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder