İyi niyet çok önemlidir.
Ancak bu iyi niyetin sonuçlarının da iyi olması çok daha önemlidir.
Osman TAŞ başkanlığındaki son yönetim kurulunun iyi niyetinden hiç şüphem yoktur.
Yönetim içinde yakınen tanıdığım isimlerin başında gelen, Osman TAŞ, Mehmet ŞİMŞEK, Selim DEMİRCİOĞLU, Tamer YAVUZ ve Özgür MARANKOZ gibi isimlerin Eskişehirspor sevdası ve samimiyetlerinden zerre şüphem yoktur.
Ancak geldiğimiz nokta göstermektedir ki, geçmiş dönemler ile kıyaslanamayacak kadar az da olsa camia mevcut yönetimin ya da başkan Osman TAŞ'ın bazı icraatlarının yanlış olduğunu düşünmekte ya da özellikle başkan Osman TAŞ'ın vaatlerini yerine getirmediğini dile getirmektedir.
***
Osman TAŞ bütün iyi niyeti ile büyük bir çaba sarfetmiş ancak kulübün içinde bulunduğu ve geçmiş yıllardan gelen kaos ortamı Osman TAŞ'ı da bir takım hataların içine sürüklemiştir. Alt Kurul Yedek Üye olarak bu yönetim içinde bulunmaktan hiçbir zaman pişman olmadım, bilakis gurur duydum. Buna rağmen Genel Kurul kararı alınması için de sürekli olarak çağrıda bulundum ve buna devam edeceğim.
***
Osman TAŞ sın basın toplantısında bir gazetecinin ''Camia size güvenmiyor'' şeklindeki sorusu üzerine; ''Camia bize neden güvenmiyor!? Osman TAŞ ya da yönetimi 3,5 ay gibi kısa bir sürede bu kulübü büyük bir borç yükünün altına mı soktu? Kulübün parasını mı yedi?Yanlış transfer yaparak kulübü zarara mı uğrattı?'' tarzında son derece haklı sorularla karşılık verdi. Ancak şu da bir hakikattir ki, camia hiçbir dönemde olmadığı kadar yalnızlaştırdı, sahipsiz bıraktı bu yönetimi. Olması gerekenler bile olmaz hale geldi. Bunun sebebi nedir? Camia içindeki bezginlik mi? Yıllardır yöneticilerin yaptığı yanlışlar mı? Mevcut yönetimin başarısız olması için gayret sarfedenler mi var? Bu soruların cevabını bulmak da yönetimin görevidir.
***
Bir şeyin farkına varmak lazım.
Eskşehirspor yok olmasın diye cansiperane mücadele edenlerin sayısı çok ama çok azaldı. Osman TAŞ'ın göreve geldiğinde yaptığı son derece iddialı açıklamalar ile camianın beklentileri çok üst seviyelere çıktı ve icraat döneminde bu iddialı söylemlerin bazılarının gerçekleşmemesi camiada hayal kırıklığı yarattı bunun da ötesinde büyük bir toplumsal bıkkınlık hali oluştu. Bu 3-4 aylık süreçte şahsım adına hiçbir zaman büyük beklentiler içine girmedim ve Osman TAŞ başkanın her açıklamasında ''Eyvah'' dedim.
***
Osman TAŞ başkan ile yaptığımız görüşmelerde kendisine de ilettim.
''Bu camianın Osman TAŞ'a ihtiyacı var, lütfen Osman TAŞ'a yazık etmeyin'' dedim.
Osman TAŞ'ın bir başkan olarak çok faydalı olacağına gerçekten inandım. Ancak büyük bir kaos ortamının dibine kadar çöken bir camiada çok iddialı sözler ederseniz ne yazık ki sonu hüsran olur. Tanıyabildiğim kadarıyla cebindeki son kuruşu dahi Eskişehirspor için harcayabilecek bir adam Osman TAŞ. Ben cebindeki paradan çok zihnindeki fikirler ve kalbindeki ESES sevdası ile ilgilendim. Aklı selim bir yol izlenirse, Osman TAŞ kafasındaki projeleri Mehmet ŞİMŞEK, Selim DEMİRCİOĞLU, Tamer YAVUZ ve Özgür MARANKOZ (Burada sadece yakınen tanıdığım isimleri zikrediyorum, yönetimde bulunup da yakınen tanımadığım arkadaşlardan özür dilerim.) gibi dürüstlüğünden, samimiyetinden ve yüreklerindeki ESES sevdasından zerre şüphemiz olmayan bir ekiple yavaş yavaş hayata geçirmeye çalışırsa çok güzel işler çıkartılırdı.
***
Sonuç olarak yolun başında beklentiler çok yüksek olunca camianın bıkkınlığı ve bezginliği dolayısıyla da yönetim karşıtı bir tavır takınması kaçınılmaz oldu. Şu an camiada azımsanmayacak bir kesim Olağanüstü Kongre istiyor. Kongre olursa ne olacak!? Değişen hiç bir şey olmayacak. Kulisler yapılacak, bazı isimler ortalıkta dolaşacak. Birileri kongre salonunda esip gürleyecek ama sonuçta çeşitli bahaneler ortaya atılarak kimse liste falan çıkartmayacak. Osman TAŞ bu durum karşısında yenilediği listesi ile bir gürültü patırtı çıkmadan tek liste ile işine devam edecek. Yani güven tazeleyecek.
***
Benim Genel Kurul istemekteki tek amacım mevcut yönetim kadrosunun yapılacak yeniliklerle güven tazelemiş bir şekilde görevine devam etmesidir.
Bu durumun alternatifi sadece ve sadece bir ''Milli Mutabakat Yönetimi''dir.
Nasıl olacak!?
Hatta neden böyle bir yönetim oluşturulmalı sorusuna cevap vermek gerek öncelikle.
Hepimiz kentimizin ileri gelenlerinin, sanayici ve tüccarlarının yöneticilere güvenmediğini dillendiriyoruz. Doğrudur. Bir güven ortamı olsaydı kentin en büyük marka değeri Eskişehirspor bu kadar sahipsiz kalmazdı. Hem Türkiye genelinde hem de dünya genelinde söz sahibi olan sanayici ve tüccarları olan bir kent bu duruma düşmezdi...
***
O halde ben Genel Kurul tarafından göreve getirilen hiçbir yöneticiye güvenmeyenleri Eskişehirspor'u yönetmeye davet ediyorum. Buyrun hodri meydan diyelim. Siz bize güvenmiyorsanız biz size güvenelim. Şirketlerinizi, kurum ve kuruluşlarınızı nasıl başarıyla yönetiyorsanız buyrun gelin Eskişehirspor'u da aynı başarıyla yönetin. Yazımın sonunda temsili bir YÖNETİM KURULU LİSTESİ yayınlıyorum. Valiliğimiz başta olmak üzere tüm belediyelerimiz, sanayi, ticaret, esnaf ve meslek odalarımız, sivil toplum kuruluşlarımız...
Gelin hepiniz bir araya gelin ve Eskişehir kentinin en büyük marka değerine sahip olan Eskişehirspor'u YENİDEN BÜYÜK ESKİŞEHİRSPOR haline getirin.
***
Son zamanlarda taraftarlarımızın sosyal medya üzerinden ısrarla göreve davet ettiği Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Yılmaz BÜYÜKERŞEN yine aynı uyarıyla karşılık verdi bu ısrarlı davetlere: ''Bu iş böyle olmaz. Şirketleşin!''
Evet son derece doğru. Bu yönetim sistemi ile bazı şeylerin yanlış gittiği ortada. Şirketleşelim ama gelin birlikte yapalım. Siz bu şehrin abisi olarak bir önderlik edin. ''Eskişehirspor nasıl kurtulur'' konu başlığı altında bir seri toplantılar yapın ve kurtarın şu takımı. Cebinizden ya da belediye kasasından 5 kuruş harcamadan sayın valimizle de işbirliği yaparak yıllardır dile getirdiğiniz ve camia tarafından da kabul gören o yönetim tarzını getirin lütfen!
***
Bizim yörükler ''Lafın fazlası aptala söylenir'' derler.
Sözü fazla uzatmadan Cumhuriyetimizin kurucusu Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Eskişehirliler için söylediği şu sözleri hepimiz bir kez daha anımsayalım:
''Eskişehir halkı, seçkin özelliklerle bezenmiş bir halktır!''
15 Ocak 1923
Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk
***
Aşağıda paylaştığım Yönetim Kurulu Listesi tamamen hayal Ürünüdür. Eskişehirspor'un kurtuluş reçetesi olarak gördüğüm bu MİLLİ MUTABAKAT YÖNETİMİ'nin gerçekleşmesine dönük zerre umudum olmasa da umut dünyası deyip sizlerle paylaşıyorum...
BAŞKAN: Prof. Dr. Fethi HEPER
BAŞKAN VEKİLİ: Valilik
BAŞKAN VEKİLİ: Büyükşehir Belediyesi
BAŞKAN VEKİLİ: Tepebaşı Belediyesi
BAŞKAN VEKİLİ: Odunpazarı Belediyesi
GENEL SEKRETER: Osman TAŞ
GENEL SEKRETER YARDIMCISI: Selim DEMİRCİOĞLU
MALİ ASBAŞKAN: Mehmet ŞİMŞEK
BAŞKAN YARDIMCISI: Umut CUMALI
STADYUMDAN SORUMLU
TEKNİK ASBAŞKAN: Deniz YILMAZ
TARAFTARDAN SORUMLU
TEKNİK ASBAŞKAN: İlhan KISMET
TARAFTARDAN SORUMLU
ASBAŞKAN: Engin ÖZTÜRK
HALKLA İLİŞKİLERDEN SORUMLU
ASBAŞKAN: ESKİŞEHİR BAROSU
HUKUK VE TFF İŞLERİNDEN SORUMLU
ASBAŞKAN: SANAYİ ODASI
DIŞ İLİŞKİLERDEN (UEFA FİFA Vb) SORUMLU
ASBAŞKAN: ESKİŞEHİRSPORLU PROFESYONEL FUTBOLCULAR DERNEĞİ
ALTYAPIDAN SORUMLU
ASBAŞKAN: TİCARET ODASI
İDARİ İŞLER VE TESİSLERDEN SORUMLU
ASBAŞKAN: Özgür MARANKOZ - Tamer YAVUZ
AR-GE & SOSYAL İŞLERDEN SORUMLU
ASBAŞKAN: ESKİŞEHİR ESNAF ODASI
EĞİTİM VAKFI VE İKTİSADİ İŞLETMEDEN SORUMLU
ASBAŞKAN: ESKİŞEHİR TABİPLER ODASI
FUTBOLCU SAĞLIĞINDAN SORUMLU
17 Eylül 2019 Salı
11 Eylül 2019 Çarşamba
YALÇIN KILIÇOĞLU VE ESKİŞEHİRSPOR...
Yalçın Kılıçoğlu...
Eskişehirspor ve Eskişehir kenti için son derece önemli bir isim.
Her ne kadar o dönemlerde kendi reklamını çok fazla yapmasa da, anlatılanlar, yaşananlardan anladığımız kadarıyla Dr. Aziz Bolel önderliğinde kurulan ve bugün bizlere dünyada eşi benzeri görülmeyen bir sevdayı yaşatan Eskişehirspor'un yaşayan bir efsane haline gelmesindeki en etkili isim Yalçın Kılıçoğlu...
***
10 yıl gibi kısa bir sürede Eskişehirspor'u dünya futboluna tanıtan, Eskişehir'in en önemli markası haline getiren ekibin en büyük maddi kaynağı Yalçın Kılıçoğlu...
1973 yılında genç yaşta elim bir trafik kazası sonucunda hayatını kaybeden Yalçın Kılıçoğlu son derece başarılı ve mütevazi bir iş insanı...
Aynı zamanda kentine ve kentinin takımına da sevdalı bir vatan evladı...
Yalçın Kılıçoğlu'nun vefatı sonrasında Dr. Aziz Bolel'in de başkanlık vazifesinden ayrılmasıyla birlikte bugün içine düştüğümüz kaçınılmaz son başlıyordu aslında...
***
Bugün Yalçın Kılıçoğlu ve Kılıçoğlu Kiremit'i, araştırdım okudum...
Cumhuriyet'in ilk yıllarında Eskişehir'de kurduğu kiremit fabrikası bugün 92. yılını kutlayan ve dünya devi olmuş büyük bir işletme haline gelmiş.
Kurulduğu ilk yıllarda zor günler yaşayan ve İş Bankası'na olan borçları dolayısıyla kapanma noktasına gelen fabrika bugün 7 kıtaya kiremit ve tuğla ihraç eden dünyaca tanınmış bir dev işletme olmuş.
Kuruluş günlerinde Cumhuriyetimizin kurucusu Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatlarıyla kapanmaktan kurtulan fabrikanın öyküsü de çok etkileyici.
Eskişehir'de bir fabrika kurulmuştur ancak, memleketin içinde bulunduğu ekonomik zorluklar fabrikayı juran Sabri Bey'ide kara kara düşündürmektedir. İş Bankası'ndan alınan krediler geri ödenememiş ve İş Bankası fabrikaya el koymak üzere. Tam bu sırada Atatürk'ün Eskişehir'e geldiğini duyan Sabri bey, bir kağıda 2 adet kiremit sararak Atatürk ile görüşmeye gider. Vilayet makamında Atatürk ile görüşme talebini ileten Sabri bey olumsuz yanıt alır, ancak ısrar eder. Kapıdaki görevliler Sabri beyi içeri almamakta ısrar edince; 'Biz silah arkadaşıyız, beraber İstiklal Savaşı'nı kazandık'' diye bağırır. Bu bağırışma üzerine dışarıya çıkan Mustafa Kemal Atatürk duruma müdahale eder.
- Neden bağırıyorsun be adam!
Sabri bey de;
- Ben bir fabrika kurdum. İş Bankası'na borçlandım ve banka şimdi fabrikamı elimden almaya çalışıyor!
Der ve kağıda sardığı 2 tane kiremiti Atatürk'ün önüne koyar.
Atatürk kiremitlerin üzerine çıkar ve kiremitler kırılır. Mustafa Kemal Atatürk Sabri beye;
- Kiremitlerin kırıldı, sağlam yapamıyorsun sen bu kiremitleri satamazsın
Der.
Bunun üzerine Sabri bey tarihi bir cevap verir:
- Paşam o çizmelere yedi düvelin orduları dayanamadı, Sabri'nin kiremitleri mi dayanacak!?
Bunun üzerine Atatürk talimat verir ve fabrika haczedilmekten kurtulur.
90 Yıl önce söylenen bir cümle bugün dünya devi bir işletmenin temeli oluyor...
***
Kılıçoğlu ailesi kendi sektörlerinde dünya devi olmuşlar.
Belki merhum Yalçın Kılıçoğlu'nun ömrü yetseydi Eskişehirspor da dünya devi bir takım olacaktı.
Olmaz olmaz diyor aklım da gönlüm ısrar ediyor...
Sabri beyin bir cümlesiyle bugün dünya çapında bir marka haline gelen Kılıçoğlu Kiremit'in bugünkü varisleri Yalçın Kılıçoğlu'nun yarım kalan Büyük Eskişehirspor hayalini gerçekleştiremez mi!?
Bırakalım dünya devi bir takım oluşturmayı, Yalçın Kılıçoğlu'nun tamamlayamadığı hayallerine bari sahip çıksalar...
***
Biliyorum olmaz...
Belki umurlarında bile değildir ama hani dedim belki bir ihtimal, bir vefalı ADAM çıkar...
Sabri beyin söylediği o sihirli cümlenin bir benzerini belki bizler söyleyemeyiz ama biz de çok seviyoruz kentimizi ve Eskişehirspor'umuzu...
Bugün merhum Yalçın Kılıçoğlu'na dualar gönderen onbinlerce sevdalı yürek mahzun...
Unutmamak gerek sevdalı yürekleri...
Eskişehirspor ve Eskişehir kenti için son derece önemli bir isim.
Her ne kadar o dönemlerde kendi reklamını çok fazla yapmasa da, anlatılanlar, yaşananlardan anladığımız kadarıyla Dr. Aziz Bolel önderliğinde kurulan ve bugün bizlere dünyada eşi benzeri görülmeyen bir sevdayı yaşatan Eskişehirspor'un yaşayan bir efsane haline gelmesindeki en etkili isim Yalçın Kılıçoğlu...
***
10 yıl gibi kısa bir sürede Eskişehirspor'u dünya futboluna tanıtan, Eskişehir'in en önemli markası haline getiren ekibin en büyük maddi kaynağı Yalçın Kılıçoğlu...
1973 yılında genç yaşta elim bir trafik kazası sonucunda hayatını kaybeden Yalçın Kılıçoğlu son derece başarılı ve mütevazi bir iş insanı...
Aynı zamanda kentine ve kentinin takımına da sevdalı bir vatan evladı...
Yalçın Kılıçoğlu'nun vefatı sonrasında Dr. Aziz Bolel'in de başkanlık vazifesinden ayrılmasıyla birlikte bugün içine düştüğümüz kaçınılmaz son başlıyordu aslında...
***
Bugün Yalçın Kılıçoğlu ve Kılıçoğlu Kiremit'i, araştırdım okudum...
Cumhuriyet'in ilk yıllarında Eskişehir'de kurduğu kiremit fabrikası bugün 92. yılını kutlayan ve dünya devi olmuş büyük bir işletme haline gelmiş.
Kurulduğu ilk yıllarda zor günler yaşayan ve İş Bankası'na olan borçları dolayısıyla kapanma noktasına gelen fabrika bugün 7 kıtaya kiremit ve tuğla ihraç eden dünyaca tanınmış bir dev işletme olmuş.
Kuruluş günlerinde Cumhuriyetimizin kurucusu Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatlarıyla kapanmaktan kurtulan fabrikanın öyküsü de çok etkileyici.
Eskişehir'de bir fabrika kurulmuştur ancak, memleketin içinde bulunduğu ekonomik zorluklar fabrikayı juran Sabri Bey'ide kara kara düşündürmektedir. İş Bankası'ndan alınan krediler geri ödenememiş ve İş Bankası fabrikaya el koymak üzere. Tam bu sırada Atatürk'ün Eskişehir'e geldiğini duyan Sabri bey, bir kağıda 2 adet kiremit sararak Atatürk ile görüşmeye gider. Vilayet makamında Atatürk ile görüşme talebini ileten Sabri bey olumsuz yanıt alır, ancak ısrar eder. Kapıdaki görevliler Sabri beyi içeri almamakta ısrar edince; 'Biz silah arkadaşıyız, beraber İstiklal Savaşı'nı kazandık'' diye bağırır. Bu bağırışma üzerine dışarıya çıkan Mustafa Kemal Atatürk duruma müdahale eder.
- Neden bağırıyorsun be adam!
Sabri bey de;
- Ben bir fabrika kurdum. İş Bankası'na borçlandım ve banka şimdi fabrikamı elimden almaya çalışıyor!
Der ve kağıda sardığı 2 tane kiremiti Atatürk'ün önüne koyar.
Atatürk kiremitlerin üzerine çıkar ve kiremitler kırılır. Mustafa Kemal Atatürk Sabri beye;
- Kiremitlerin kırıldı, sağlam yapamıyorsun sen bu kiremitleri satamazsın
Der.
Bunun üzerine Sabri bey tarihi bir cevap verir:
- Paşam o çizmelere yedi düvelin orduları dayanamadı, Sabri'nin kiremitleri mi dayanacak!?
Bunun üzerine Atatürk talimat verir ve fabrika haczedilmekten kurtulur.
90 Yıl önce söylenen bir cümle bugün dünya devi bir işletmenin temeli oluyor...
***
Kılıçoğlu ailesi kendi sektörlerinde dünya devi olmuşlar.
Belki merhum Yalçın Kılıçoğlu'nun ömrü yetseydi Eskişehirspor da dünya devi bir takım olacaktı.
Olmaz olmaz diyor aklım da gönlüm ısrar ediyor...
Sabri beyin bir cümlesiyle bugün dünya çapında bir marka haline gelen Kılıçoğlu Kiremit'in bugünkü varisleri Yalçın Kılıçoğlu'nun yarım kalan Büyük Eskişehirspor hayalini gerçekleştiremez mi!?
Bırakalım dünya devi bir takım oluşturmayı, Yalçın Kılıçoğlu'nun tamamlayamadığı hayallerine bari sahip çıksalar...
***
Biliyorum olmaz...
Belki umurlarında bile değildir ama hani dedim belki bir ihtimal, bir vefalı ADAM çıkar...
Sabri beyin söylediği o sihirli cümlenin bir benzerini belki bizler söyleyemeyiz ama biz de çok seviyoruz kentimizi ve Eskişehirspor'umuzu...
Bugün merhum Yalçın Kılıçoğlu'na dualar gönderen onbinlerce sevdalı yürek mahzun...
Unutmamak gerek sevdalı yürekleri...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)